…ve kadın yaratıldı… Bize eş olsunlar diye, ama her yönüyle bizden çok farklı olarak, bizi tamamlasınlar diye, farkına varmak için eksikliklerimizin, bize emanet olarak.

Duygusallar, güçsüzler, korunmaya muhtaçlar, ama şeytani tarafları da yok değil!

Seslerindeki tonlama, gözlerindeki bakış, vücutlarının bir sürü ressamın bir sürü tablosuna ilham veren işçiliği, kimya biliminin halen daha laboratuarda gerçekleştiremedikleri reaksiyonlar neticesindeki çekicilikleri… Evrimini tamamlamamış erkekler için adeta nefisleriyle verdikleri bir ölüm kalım savaşı niteliğinde iken, diğerleri için; her mevsime anlam katan mevsimin kendisine has çiçekler gibi, yaşama ayrı bir güzellik bir tat katıyor.

Doğuştan gelen yetenekleri var; ütü yapmayı hangi erkek daha iyi bilebilir onlardan, ünlü aşçıları genelde erkek olarak görsek de, kadınların zaten genlerinde yazılı olan bu yetenek için öyle çıkıp da ben yemeği böyle güzel yaparım, şöyle güzel yaparım demeye ihtiyaçları yok; alçakgönüllüler. Çamaşıra, bulaşığa sıra gelince onların eline su dökemeyiz, onlar bizden daha yetenekliler, ince ayrıntılar tam onların işi, konuşmalarında bayılsalar da her şeyi en başından anlatmaya sonuna kadar,  işte kanıtlıyorlar ne kadar ayrıntıcılar, o kadar bir olayı unutmazlar; bülbülü de dinliyoruz dimi kafesin içerisinde onları hiç anlamasak ta…

Uzatmaya gerek yok onlar olmadan yaşantımızın bir anlamı yok!

Kadınlara çok kötülükler yapılıyor, güçsüzlüğünüzden faydalanılarak dövülüyor, yaşamayı hak etmiyormuş gibi öldürülüyor yargılanmaksızın, sanki her suç onunmuş gibi. Duygusallıkları istismar edilerek, çeşitli hayvani ihtiyaçlara araç ediliyor, ya da Allah’ ın yarattığı fiziki güzelliği pazarlık konusu olabiliyor bir mal gibi, filmlerde zoraki oraları buraları açtırılıyor gişede iş yapabilmek için hiç içeriği olmayan filmlerde… Kullanıyorlar kadınları, onlar kullanılıyorlar…

Bazı dönemlerde, daha kadın bile olamadan toprağa bile gömüldüler canlı canlı, erkekler kendi aralarında savaşırken bazıları kin ile o güçsüzlerin, kadınların üzerine saldırdı, tecavüz etti, deldi deşti, soykırıma uğrattı; çünkü onlar en kolay savaşılanlardı, kazanmak karşılarında muhakkaktı.

Ama ilk yaradılıştan bu tarafa tüm erkekleri onlar dünyaya getirdi, o erkelerden peygamber olanlar oldu, kral, padişah olanlar oldu, bilim adamları oldu, ülkelerine bağımsızlık kazandıran kahramanlar olanlar oldu, birileri bir şeyler oldu, birileri de sizi anlayamadıkları için hiç bir şey olamadı aslında…

Bir erkek için nasıl ki anne kutsal bir değere sahipse; genellendiğinde bütün anneler bir kadın olduğu için, kadında kutsal bir değere sahiptir.

Cennet annelerin ayakları altındadır diyoruz da, her bir kadının bir anne olabileceğini niye göz ardı ediyoruz, hadi anne olamasın bir kadın bize emanet edilmişken niye emanete hıyanet ediyoruz…

Tarih içerisinde bir sürü zulme kadınlar, gazetelerin 3. Sayfa haberlerinde bugün yine onlardan birileri var, kadınlar hakkında erkeklerin insancıl bilinçlerine doğru bir an önce evrim gerçekleştirmeleri temennimle,

Tüm kadınların kadınlar günü kutlu olsun, herkes kadınları bir gün hatırlamasın, diğer 364 günde kadınlar için güzelliklerle dolu olsun…