Anektodlarla Atatürk, Atatürk, Son Yazılar, Vatan için

Atatürk’ ten Bir Öykü; Köy Ağasının Silahlığı

Paylaş; başkaları da faydalansın!

ataturk_0581

XIX. yüzyıla kadar toplumların hayatında daha çok dini değerlerin belirleyici olması nedeniyle ulus bilincinin önemli bir yeri olmamıştır. Bu nedenle birçok ulus kendi dilini, inanç sisteminin doğup geliştiği toplumun dili yararına ihmal etmiştir. Aynı ihmali Türk kültür değerlerinden uzaklaşmış olan Osmanlı yönetici ve aydınları da göstermişlerdir. Türkçenin yok olması pahasına ülkede Arapçanın bilim, Farsçanın edebiyat dili olarak kullanılmasına izin verip öncülük etmişlerdir. Bu durum bir taraftan eğitimin yaygınlaşmasını önleyip halkın cehaletine neden olmuş, diğer taraftan kendi halkından kopuk, onun değerlerinden uzaklaşmış, Arap kültürünün ürünü olmayan her şeyi küfür kabul eden, Arap’ ın kendisini de dilini de kutsal gören bir aydın tipinin doğmasına neden olmuştur.

Bu aydın tipinin Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki temsilcileri Türkçeyi zenginleştirerek bilim ve kültür dili yapmak, sadeleştirerek halkla aydın arasındaki kopukluğu gidermek amacıyla yapılan dil devrimine, Türkçenin yetersiz olduğu ve geçmişten kopulacağı savıyla karşı çıkmışlardır. Oysa yapısı itibarıyla Türkçenin dünyanın en zengin dillerinden birisi olduğu ve dil devriminin geçmişten kopmak gibi bir amaçla yapılmadığı,temel amacın aydın ile halk arasındaki kopukluğu kaldırıp tüm ulusu Türk kültürünün zenginliğinde buluşturmak olduğu çok iyi biliniyordu. Ancak Arap kültürüne tutsaklıkları ve Arapçayı bilme imtiyazının kendilerine sağladığı maddi ve manevi getiriyi kaybetmek istememeleri, bildikleri bu gerçeğin üzerini örtmekteydi. Bu tür düşünce sahiplerinin dil konusundaki iki yüzlü davranışlarını ATATÜRK; aşağıdaki anekdotta oldukça ilginç bir örnekle dile getirmektedir:

“Arap’ınkini Arap’a, Acem’inkini Acem’e geri verirsek, bize uzun kollu bir Buhara hırkasından başka bir şey kalmaz.”

Buhara hırkasını nedense hor gösteren bu söz, Meşrutiyet devrinde sayılı birkaç dilseverin, dilimizde denemek istedikleri tasfiye (arıtma) işini, Türkçe için bir yıkım sayan ünlü bir yazarımızın sözüdür.

Dil devrimi başladığı sıralarda da aydınlarımızın çoğu bu kuruntuda idi. Türk’ün ana yurttan ayrıldığı zaman dil varlığını uzun kollu bir hırkaya benzetenlerin bu mantık zavallılığına ATATÜRK acırdı. O, Türk’ün her şeyine inandığı gibi dilinin de yeterliğine, enginliğine sonsuz bir inanç beslerdi.

“Tarihin akışını oradan oraya çevirmiş, yer yer bunca uygarlık ocakları kurmuş bir ulusun dili bu denli yoksul olabilir mi idi?” diye soruyor ve sözünü aşağı yukarı şöyle tamamlıyordu: “Araplarla tanışıncaya dek Türk’ün devlet, hükümet, hukuk, adalet gibi uygar kavramlara; şeref, namus, insaf, vicdan gibi yüksek duygulara birer ad vermemiş olması düşünülebilir mi? Belli ki her ulusta görüldüğü üzere Türk’ün de tarihte gaflet anları olmuş, birçok varlıklarına ve bu arada diline de bakmaz olmuştur. Biz şimdi ulusal benliğimize kavuştuğumuz gibi öz dilimize de kavuşacağız.”

ATATÜRK bir ulusun dil varlığı bakımından, aslında bu denli yoksul olamayacağını bir örnekle belirtmek için şu öyküyü sık sık anlatırdı:

“Vaktiyle zengin bir köy ağası şehirde hamama gitmiş. Yıkanmış… Kurulanmış… Giyinmek için bohçasına el attığı zaman bir de bakmış ki silahlığından başka her şeyi çalınmış. Başlamış hamamcılardan hesap sormaya.

Hamamcılar ağanın şantaj yaptığını, yoksa çalınan çarpılan bir şey olmadığını ileri sürmüşler. Bunun üzerine o da silahlığını çıplak beline geçirerek ortaya çıkmış ve şöyle haykırmış: “Görenler Allah için söylesin, ben buraya bu kılıkta gelebilir miydim?”

ATATÜRK öyküsüne şunu da katardı:

-Ağanın hamama çıplak gelmediğine herkesin aklı yattı ama, Türk’ün yurdundan dilsiz çıkmadığına hala akıl erdiremeyen gafiller vardır.

Paylaş; başkaları da faydalansın!

3 thoughts on “Atatürk’ ten Bir Öykü; Köy Ağasının Silahlığı

  1. I simply want to mention I am all new to blogging and site-building and really enjoyed this web-site. Likely I’m want to bookmark your website . You definitely have outstanding article content. Thanks a lot for revealing your blog site.

  2. I wanted to put you this tiny word in order to give thanks once again regarding the extraordinary ideas you have contributed above. It was quite shockingly open-handed of people like you to present easily all that many people could have sold for an ebook in making some money for themselves, particularly considering the fact that you might well have done it if you wanted. The ideas likewise acted like the easy way to recognize that someone else have the identical dream similar to my personal own to learn a little more with reference to this issue. I believe there are numerous more pleasurable moments ahead for individuals that looked over your blog post.

  3. Hello, i think that i saw you visited my website thus i came to “return the favor”.I am attempting to find things to improve my site!I suppose its ok to use a few of your ideas!!

check out the post right here için bir cevap yazınCevabı iptal et

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.