Çakal’ın Günü: En İyinin Laneti

Bir asker gibi, iş dünyasında da “en iyi” olmak bazen ödül değil, cezadır.

Çünkü en iyiler, en çok işi yapar; en çok övgüyü alır ama aynı maaşı alır.

Üstelik çoğu zaman, o övgüler de bir tür tesellidir.

Bir teşekkür, bir sırt sıvazlama… ama ne terfi ne hak ettiği değeri getirir.

En iyiler, sistemin sessiz kahramanlarıdır.

Kural koyanlar değil, kuralları uygulayanlardır.

Bir emir gelir, en iyiden beklenir; çünkü o nasıl olsa yapar.

Diğerleri yapamaz ama o yapar.

İşte bu yüzden “en iyi” olmak bir noktadan sonra ağırlığa dönüşür — görünmeyen bir zincir gibi.

Peki “en iyi” bu zincirin farkına vardığında ne yapar?

Gitmek mi gerekir, yoksa sistemi değiştirmek mi?

Kimi kalır ve mücadele eder; kimi de “burası benim için tamam” der, yeni bir sayfa açar.

O an, bir karar anıdır: ya başkalarının koyduğu sınırların içinde en iyi olmaya devam edeceksin, ya da kendi yolunu çizeceksin.

İş dünyasında bu döngü defalarca yaşanır.

İş yaptıkça yeni işler sana yüklenir.

Başarılı oldukça daha çok sorumluluk, daha az takdir alırsın.

Tıpkı sporcuların dediği gibi:

“Biz profesyoneliz, parayı verenin takımında oynarız.”

Ama aslında bu sadece sporcular için değil — işini gerçekten iyi yapan herkes için geçerlidir.

Bir noktadan sonra insan anlar:

Asıl mesele övgü almak değil, emeğinin karşılığını almak.

Ve bazen bunun yolu, mevcut düzenin dışına çıkmaktan geçer.

“Unvansız Lider” kitabını okuduğumdan beri kafamda tek bir hedef var:

Yaptığım işi en iyi şekilde yapmak, en iyi ekibi kurmak, ama sonunda o emeğin hakkını verecek yere gitmek.

Kendi değerini bilen, emeğe saygı duyan bir yere.

Bir gün özel olarak çağrıldığın, “senin farkın önemli” denilen bir işe gitmek…

İşte o gün, “en iyilerin özgürlük günü”dür.

Çakal’ın Günü Dizisi Fragmanı

Çakal’ın Günü Dizisi Puanları:

IMDB Puanı: 8,1 / 10

Benim Puanım: 10 / 10

Çakal’ın Günü, The Day of the Jackal filmini https://www.todtv.com.tr/bein-series/the-day-of-the-jackal-v4 adresinden izleyebilirsiniz.