
Son yıllarda hem özel sektörde hem de kamuda sıkça duyulan yeni bir yönetim yaklaşımı var:
“Yönetici olmak için işi bilmeye gerek yok.”
Bu anlayışın savunucuları, yöneticiliği yalnızca koordinasyon ve yönlendirme becerisi olarak tanımlıyor. Ancak pratikte bu yaklaşımın sonuçları tartışmalı. İşi bilmeyen yöneticinin, ekibin sorunlarına hâkim olması, doğru yönlendirme yapması ve adil karar vermesi her zaman mümkün olmuyor.
Bu anlayışı benimseyen kurumlarda çalışan memnuniyetinin ciddi şekilde etkilendiği görülüyor.
Çalışan motivasyonunun düştüğü, kuruma bağlılığın azaldığı ve verimliliğin giderek gerilediği birçok örnek mevcut.
Kısa vadede işler yolunda gidiyor gibi görünse de, uzun vadede başarı sürdürülebilir olmaktan çıkıyor.
Özetle;
Bu yaklaşım, “Liyakat yerine yakınlık tercih ediyorum” cümlesinin daha kibar bir versiyonu gibi algılanıyor.
Oysa kurumların gerçekten ihtiyacı olan şey, işin mutfağından gelen, ekibini anlayan ve bilgisiyle güven veren yöneticiler.