Kurban, Av, Yem, Prey

Paylaş; başkaları da faydalansın!

Uzayda hayat olamayacağına inananlardansanız izlemeyin…

Hubble Uzay teleskopu 1990’dan beri, James Web uzay teleskopu ise daha bir kaç ay önce görevine başladı, amaçları yıllar yıllar öncesinden evrende yer alan olaylara, cisimlere ait görüntüler yakalamak…

Milyarlarca galaksi, yıldız, gezegen…

Milyarlarca yıl yaşında evren…

Gece gökyüzüne bakınca o devasa boşlukta gördüğümüz, sayamayacağımız sayıda çok cisimlerden sadece içinde yaşadığımız dünyada hayat olabilir mi?

Yaşam formu olanlarda hep iyi niyetliler mi vardır?

Dünya da her imparatorluk, kendilerinden zayıf olanları ya da kendilerine rakip olabilecekleri hep yok etme eğiliminde olmamış mıdır?

Başkalarını yok etmeyi bırakın, bizim Müslüman Osmanlı atalarımız bile kardeşlerini, yeğenlerini, yengelerini, çocuklarını, torunlarını… kansız da olsa öldürmemişler midir?

Şu anda batı denince akla gelen Amerika Birleşik Devletleri, kıtaya ilk ayak basıldıktan bir kaç yüz yıl içinde, kıtanın yerlileri dünya üzerinden kazınmamışlar mıdır?

Uzaydan gelen Predator (Yırtıcı), dünyada kendisine avlayacağı kurbanını aramaktadır, tabi bu kurbanda aradığı özellikler; başka canlılara tehdit oluşturmasıdır – basit bir hedefi avlamak istememektedir, zaten avlanmış, tuzağa yakalanmış, karşı koyamayacak dünyalılarla ilgilenmemektedir… (Keşke savaşlarda da Predatorun ki gibi davranılsa)

Komançi kabilesinden, erkekler arasında varlığını ispat etmeye çalışan bir kız Naru, Predator ile karşılaşır ve devamı, küçüklüğünden beri bir savaşçı olmak için kendini hep geliştiren Naru ile Predator arasındaki kim hayatta kalacak mücadelesi ile sürer…

Güçlü olmak önemli değildir, güçlü görünenin uygulayacağı plan yoksa, iyi bir plan gücü al aşağı edebilir. Çanakkale’de bizim, o dönem dünyanın en güçlü donanmalarını yenmemiz gibi.

“Düşmanınızdan korkmayın, kanı akan her canlı yok edilebilir” filmin ana teması olan sözüdür.