Aksiyon, Dram, Gerilim, Sinema Felsefesi

Büyük Felaket, Deepwater Horizon

Paylaş; başkaları da faydalansın!

Öncelikle Deepwater Horizon’u tanıyalım;

Deepwater Horizon 5. nesil, RBS-8D tasarımlı (model tipi), derin denizler için imal edilmiş, dinamik konumlanıcılı, kolon stabilizeli, yarı batar, mobil açık deniz delme ünitesidir. Petrol araştırmaları için derin deniz kuyuları delmek üzere inşa edilen ünite, 476 mm, 15.000 psi kaçak önleyicili ve 530 mm dış çaplı marine riser kullanır. Platform 121 x 78 m boyutlarındadır ve 2400 m deniz derinliğinde, 9100 metreye kadar delebilecek kapasitededir. 2010 yılı itibariyle 200 kadar derin deniz delicisi içinde 1500 metreden daha derine inebilecek kapasitedeki ünitelerden biridir. Amerikan Gemicilik Bürosu (ABS) sınıf notasyonu “A1 kolon stabilizeli Delme Ünitesi, AMS, ACCU, DPS-3” olarak belirlenmiştir.

2002’de, e-delme olarak adlandırılan bir delme görüntüleme sistemi ile teçhiz edilmiştir. Bu sistem Houston, Texas’daki bir personel vasıtasıyla gerçek zamanlı delme verilerini üniteden alır ve bakım / onarım bilgilerini iletir.

Basınçtan delme görüntüleme teknolojilerine, otomatik kapatmadan çimentolama modellemeye kadar gelişmiş sistemler platformun işletilmesinde anahtar bir rol oynar. Nisan 2010’da Halliburton tarafından kullanılan OptiCem çimento modelleme sistemi, kuyunun sıvı çimento karışımı ile desteklenmesi kararının alınmasında çok önemli bir etkendir. Bu karar, aynı ay içerisinde gerçekleşen patlamanın soruşturmasında odak noktası teşkil etmiştir.

Patlama ve Petrol Sızıntısı

20 Nisan 2010 tarihinde, Amerikan merkezi zaman dilimine göre saat 21:45’de, Macondo kuyusu keşif kazısının final fazında, deniz suyu, delme sonucu ortaya çıkan çamur ve metan gazından müteşekkil bir sütun marine riser’dan fışkırarak yaklaşık 73 metre yüksekliğe ulaşmıştır. Bu karışık çamur içindeki gaz bileşenler çabucak kurtularak tamamen gaz haline geçmiş ve bir dizi patlamayla beraber büyük bir yangın fırtınası oluşturmuştur. Patlama önleyici sistemler devreye alınmaya çalışılmış fakat başarısız olmuştur. Bir petrol sızıntısını engellemek için en son çaba olarak olarak kör kesme şahmerdanı (blind shear ram) vasıtasıyla petrol borusu kesilerek tıkanmaya çalışılmış fakat bu araç da boruya bağlanamamış ve başarısız olmuştur.

Patlama anında platform üzerinde 126 kişilik mürettebat bulunmaktaydı. Bunların 7’si BP, 79’u Transocean ve kalanlar da Anadarko, Halliburton, M-I SWACO gibi diğer şirketlerin çalışanları idi. 11 işçinin ilk patlama anında öldüğü kabul edilmektedir. Platform derhal boşaltılmış, yaralı işçiler ise helikopterler yoluyla sağlık merkezlerine nakledilmiştir. Yaklaşık 36 saat sonra, 22 Nisan 2010’da Deepwater Horizon tamamen batmıştır. Platformdan geriye kalanlar kuyunun kuzeydoğusunda 400 m çaplı bir alana yayılmış ve 1500 metre derine gömülmüştür.

Sonuç olarak ortaya çıkan petrol sızıntısı, bir kapak vasıtasıyla 15 Temmuz’da kapatılana kadar devam etmiştir. Asıl kuyu ancak Eylül 2010’da, yardımcı kuyular vasıtasıyla “tamamen ölü” duruma getirilebilmiştir.

Kazanın Sonuçları

Platformun sahibi Transocean, sigorta şirketlerinden, Deepwater Horizon’un tamamen kaybı yüzünden, 5 Mayıs 2010 tarihinde bir erken ödeme olarak 401 milyon Amerikan doları almıştır. Takip eden dönemde 200 milyon Amerikan doları ödeme daha alınmıştır fakat Amerikan mahkemeleri Meksika Körfezinde aylarca devam eden petrol sızıntısı sebebiyle BP’yi %67, Transocean’ı %30 ve Halliburton’ı da %3 kusurlu bulmuş ve tazminata mahkum etmiştir. Kesinleşen mahkeme kararları neticesinde kazanın BP’ye maliyeti yaklaşık olarak 7,8 milyar Amerikan dolarını bulurken, Transocean Amerikan “Temiz Deniz Hareketi” kurallarını ihlal ettiği için 1,4 milyar Amerikan doları, Halliburton ise çeşitli yasal iddialar ve talepler karşısında 1,1 milyar Amerikan doları ödemeyi kabul etti.

Efektlerle falan bayağı pahalıya (110 milyon dolar) mal olan film yukarıdaki olayı sadece anlatmaya çalışmıştır. Anlatmaya çalışmıştır diyorum çünkü petrol platformunda çalışan insanların gerçekte yaşadıkları gerilimi izleyiciye hissettirememektedir. En azından bana hissettiremedi:) Mahkeme ifadeleri akabinde veya olayı bizzat yaşayıp kurtulanların anlatımlarıyla sahneler canlandırılmaya çalışılsaydı; eskiden pazar günleri yayınlanan 911 gibi belgesel tadında “acele işe şeytan karışır” atasözünü açıklayıcı bir yapıt ortaya çıkardı. Kadrosunun gücüne nazaran çok vasat bir film.

Benim Puanım: 6 / 10

IMDB Puanı: 7,2 / 10

Sinemalar.com Puanı: 7,4 / 10 

Vizyon Tarihi: 30 Eylül 2016

Yapımı : 2016 – ABD

Tür : Aksiyon , Dram , Gerilim

Süre: 107 Dak.

Yönetmen : Peter Berg

Oyuncular : Mark Wahlberg , Kate Hudson , John Malkovich , Dylan O’Brien , Kurt Russell

Senaryo : J.C. Chandor , Matthew Sand , Matthew Michael Carnahan

Yapımcı : Lorenzo Di Bonaventura , Mark Vahradian

Paylaş; başkaları da faydalansın!

Bir Yorum Yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.